Tuesday, April 28, 2009

DİSLEKSİ NEDİR ?



Disleksi tanımı konusunda birçok farklı yorum ve açıklama var. Bunun sebebi, beynin çalışma sistemini keşfetmek üzere yapılan çalışmalar hala devam ediyor.
Disleksi çocuğu olan ailelerin kafalarını karıştırmamak için birçok tanımın ortak özelliklerini bir araya getirip sunmaya çalıştık:


Disleksi,kelimelerle yaşanan zorluktur.


Disleksili insanların beyinlerinin konuşma ile alakalı kısmı hafif farklılıklar gösterir. Disleksili kimseler okuma,yazma ve kelimeleri teşkil eden harflerin söylenmesin de güçlükleri vardır.Hatırlama,organizasyon, konsantrasyon ve matematiksel konularda etkinlikleri zayıftır.


Disleksi zeka ile alakalı değildir.Disleksilinin zekası normal veya normalin üstündedir.


Disleksi her bireyde aynı seviyede gözlenmez.Hafif,orta veya ağır görüntüler sergileyebilir.


Disleksi gizli bir engeldir.Dislektik bir çocuğa baktığınızda, bir farklılık göremezsiniz .


Disleksi bir hastalık değildir.Uzun bir hayat boyu devamlılığı olan ve ekseriya genetiksel karakterlidir.

Ingiltere Disksi Derneği- Disleksi esas olarak, okuryazarlığın ve dil ile ilişkili becerilerin gelişmesini etkileyen özgül bir öğrenme güçlüğüdür. Doğumda var olup etkilerinin yaşam boyu sürmesi olasıdır. Ses ilişkili süreç, (varlıkları) hızlı adlandırma, çalışan hafıza (ön bellek), işlem hızı güçlükleri ve bireyin diğer bilişsel yetilerine uymayan becerilerin gelişmesi ile karakterizedir. Bilinen (konvansiyonel- genel geçer) öğretme yöntemlerine dirençli olma eğilimindedir, fakat bilişim teknolojisi uygulaması ve destekleyici danışmanlık da dâhil uygun özgül girişim ile etkileri azaltılabilir. (Kasım 2007)


Disleksi Ortak Karar Projesi, Uluslararası Disleksi Derneği ve Ulusal Çocuk Sağlığı ve İnsan Gelişimi Enstitüsü ( 2002 ) –


Disleksi kökeninde nörobiolojik faktörlerin bulunduğu bir öğrenme bozukluğudur.Bu bozukluk zayıf kelime tanıma yetisi,zayıf yazma,heceleme ve kodlamayetenekleri ile karakterize edilebilir.Bu güclükerin genelde ortaya çıkma nedeni dilin fonolojik alanlarındaki güclükler ve zayiflıklar ile bağlantılıdır ki bu da çoğu zaman diğer bilişsel yetenekler ve sınıfta etkili bir öğretim ile hiç umulmadık bir ilişki doğurmaktadır.Ikinci sonuç olarak, okuduğunu kavrama alanında sorun yaşayan kişi, okuma faaliyetlerini giderek azaltır ve bu da bireyin kelime hazinesinin gelişmesine ve genel kültürünün artmasına engel teşkil eder.
( Uluslararası Disleksi Derneğihttp://www.interdys.org/ )


ÖZEL ÖĞRENME GÜCLÜĞÜ NEDİR ?



Oğrenme farklığı genel bir terimdir ve dinleme, konuşma,okuma,yazma,akıl yürütme ile matematik becerilerinin kazanılmasında ve kullanılmasında önemli güçlüklerle kendini gösteren heterojen bir gruptur.
Kaynak : A.B.D NJCLD Öğrenme Bozukluğu Komitesi

Özel Öğrenme Güclüğü ( SLD ) normal ve normal üst bir zekaya sahip,görme ( gözlük olabilir),işitme ve dokunsal duyularında sorunu olmayan,duygusal bozukluklar göstermeyen,öğrenme için gerekli olan ortamlarda bulunmuş ve öğrenme fırsatlarından yararlanmış olmasına karşın öğrenme güclükleri çeken bireyi ifade eder.

Yazılı ya da sözlü dili anlamak ya da kullanabilmek için gerekli olan bilgi alma süreçlerinin birinde ya da birkaçında ortaya çıkan ve dinleme, konuşma, okuma, yazma, heceleme, dikkat yoğunlaştırma ya da matematiksel işlemleri yapmada yetersizlik nedeniyle, bireyin eğitim performansının ya da sosyal uyumunun olumsuz yönde etkilenmesi durumudur.
( Kırcaalı-Iftar, 2000 )

Birey, özel öğrenme güçlüğü kategorilerinin birden fazlasını(Okuma, yazma,matematiksel işlem ve dikkat eksikliğini bir arada) gösterebileceği gibi sadece bir kategoride de eksiklik gösterebilir(sadece okuma eksikliği).


Dikkat Eksikliği, Özel Öğrenme Güçlüğünden tamamen ayrı bir farklılıktır. Dikkat eksikliği tanısı konmuş bireylerin aynı zamanda Özel Öğrenme Güçlüğü belirtisini beraberinde taşıması beklenmez.


Fakat, araştırmalar gösteriyor ki Özel Öğrenme güçlüğü çeken bireylerin %40’ı Dikkat Eksikliği ve- veya Hiperaktiviteyi de beraberinde gösteriyor.

Wednesday, April 22, 2009

DUYURU



30 Nisan 2009 Perşembe 13:00 – 15:00


Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite’


Doç. Dr. Sennur Zaimoğlu – Çocuk ve Yetişkin Psikiyatrisi Uzmanı

Yer: Kadıköy Belediyesi Brifing Salonu, Fahrettin Kerim Gökay Caddesi, No:57, Hasanpaşa-Kadıköy. Giriş Başkanlık kapısından yapılmaktadır. Kadıköy’den minibüs caddesinden çeşitli istikametlere giden otobüs ve minibüsler Kadıköy Belediye’sinin önünden geçmektedir.



NOT:Dikkat Eksikliği,Özel Öğrenme Güçlüğünden tamamen ayrı bir farklılıktır.Dikkat eksikliği tanısı konmuş bireylerin aynı zamanda Özel Öğrenme Güçlüğü göstermesi beklenmemektedir.
Fakat,araştırmalar gösteriyor ki Özel Öğrenme güçlüğü çeken bireylerin %40’ı Dikkat Eksikliği ve- veya hiperaktiviteyi de beraberinde göster
iyor.

DÜNYA KİTAP GÜNÜ


Dünya Kitap Günü- 23 Nisan

23 Nisan sadece Ulusal Egemenlik Ve Çocuk Bayramı değil aynı zamanda UNESCO’ nun düzenlediği Okumayı Geliştirme günü.

UNESCO Temsilcisi Milagros del Corral " Herkes (engeli ne olursa olsun) ,her yerde kitap okuyabilmeli’’.

Fakat Türkiye de disleksi bir çocuğun okuyacağı bir kitap bulmak oldukça zor.
Ne yazık ki Türkiye’de okuma konusunda özel engeli olanların, okuyacağı kitapları yayınlayan bir kitap evi bulunmamaktadır.

Örneğin, İngiltere’de zor,yavaş okuyan disleksi çocuklar için kısa ve ilginç kitaplar yayınlayan özel bir yayın evi bulunmakta ( Barrington Stoke ).

Aynı zamanda İngiltere’de okuma ile ilgili problemi olan yetişkinler için de yazılmış kitaplar bulunmakta.
Quick Reads projesindeki kitaplar; 128 sayfayı aşmayan,20000 kelimenin üstüne çıkmayan,bir veya iki heceden oluşan kelimelerle yazılmış, ilgi çekici kısa kitaplardan oluşuyor.Ve popüler yazarlar tarafından yazılıyor.

Daha fazla bilgi için aşağıdaki siteleri ziyaret edebilirsiniz.


ÇOCUK BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN, HARİKA ÇOCUKLAR!



Sunday, April 19, 2009

Dislektik Çocuklar İçin Okul Seçerken Neye Dikkat Etmelisiniz


Yılın bu zamanları aileler çocukları için okul arayışında olur. Doğal olarak bu zor bir süreçtir. Özellikle, özel öğrenme güçlüğü çeken çocuğu olan aileler için bu süreç bir kat daha zorlaşır.

Ne yazık ki Türkiye’de disleksi bilinmemekle birlikte çocuğunuzun özel öğrenme güçlüğü çektiğini okulla paylaşmak ta çocuğunuz açısından bir dezavantaj olabilir. Çocuğunuzun bu özel durumunu paylaştığınız okulun, sizi kabul etmeme riskini de unutmamanız gerek.İşte bu sebeple, biz Türkiye’de öğretmenler ve okulların disleksi konusunda ivedi olarak aydınlatılmaları gerektiğini düşünüyoruz.

Kendi deneyimlerimize dayanarak size okulları ziyaret ederek mümkün olabildiği kadar bilgi edinmenizi öneriyoruz.

*Öncelikle sınıfların çok kalabalık olmamasına dikkat edin. Maalesef ki Türkiye’de bir çok okulun sınıf mevcudu 40 ve 40’ın üzeri.

*Okulun eğitim sistemini öğrenin. Bazı okulların eğitim standardı çok yüksek olabiliyor ve çocuğu çok zorluyor.Günlük verilen ders miktarını öğrenin.

*Okulun eğitim koordinatörü (eğer varsa) ile görüşüp okulun rehberlik servisi ve çalışmaları ile ilgili bilgi alın.

*Eğer öğretmen seçme imkanınız varsa çocuğunuz için seçeceğiniz öğretmenin çocuklarla empati kurabilen biri olmasına dikkat edin.

*Özel okul mu, devlet okulu mu işte bu kararı vermek oldukça zor.Devlet okullarında uygulanan eğitim sistemi oldukça geleneksel.Geleneksel eğitim sistemi disleksi çocukları oldukça zorlamaktadır.Bu çocukların eğitim sisteminde farklı teknikler kullanılmalıdır.Üzülerek söylemek gerek ki Türkiye’de özel ya da devlet olsun bu tarz bir okul bulmak oldukça zor.

*Özel okul seçmeye karar verirseniz, dışardan almanız gereken ekstra destek için de bir bütçe ödemeniz gerektiğini unutmamalısınız(Özel öğretmen, psikolojik destek).Özel öğrenme güçlüğü çeken çocuğunuz için mutlaka ekstra bir destek vermek zorundasınız.

Özel okulların birçoğu dahil olmak üzere okullar böyle bir destek vermemekteler.Size sunabildikleri tek seçenek, çoğu zaman çocuğunuz için alabileceğiniz Kaynaştırma Raporu olabiliyor!!!

Örneğin İngiltere’de disleksilerin rahatça destek alabileceği okullar söz konusu (Dyslexia Friendly Schools).Türkiye’de ise sadece otistikler için okullar bulunmakta.


Thursday, April 9, 2009

DISLEKSI PROJESİ : DYSLEARN



OKUMA YAZMA BOZUKLUĞU BULUNAN ÇOCUKLARIN PROBLEMLERİ TARTIŞILDI

“Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları, Grundtvig Öğrenme Ortaklıkları Projeleri Kapsamında, Türkiye ile 8 Ülkenin Birlikte Yürüttüğü Okuma Yazma Güçlüğü (Disleksi) Projenin 6. Uluslararası Toplantısı Adana'da Yapıldı. ( Nisan 2009 )

Belçika'nın koordinatörlüğünde Türkiye, İtalya, Hollanda, Çek Cumhuriyeti, Norveç, Finlandiya, İsveç ve Kıbrıs Rum Kesimi ile birlikte yürütülen, Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Eğitim Gönüllüleri Derneği'nin (EGDER) ortak olarak katıldığı projeyle ilgili toplantı Başkent Okulları'nda gerçekleştirildi.

Toplantıda konuşan Milli Eğitim Müdürü Büyükfırat, böyle bir organizasyonun Adana'da yapılmasının çok önemli olduğunu belirterek, "Bu proje sayesinde eğitim literatüründe sık duyulmayan ve hatta bilinmeyen disleksi ile tanışmış olacağız. Projede yer alan ortak ülkelerdeki örnek çalışmalar yerinde görülerek iyi uygulamalar transfer edilecek. Okuma ve yazma güçlüğü çeken bireylere yönelik proje toplam 9 yurt dışı ortakla yıl sonuna kadar yürütülecek." dedi.


Projenin Koordinatörü Willy Aertz ise hiç bir işin öğretmenliğe benzemediğini belirterek, tüm meslekler arasındaki en iyisinin öğretmenlik olduğunu söyledi.


Bu projeyi, özürlü olan kızını kaybettikten sonra hazırladığını ifade eden Aertz, bu sırada göz yaşlarını tutamadı. Konuşmasını ağlayarak sürdüren Aertz, insanların hayatta çok zorluklarla karşılaştıklarını, bazılarının da bu zorluğu daha fazla yaşamak zorunda kaldığını dile getirdi.


Her insanın eşit doğduğunu ancak aynı olmadığını ifade eden Aertz, "Her erkek ve kadın eşittir ama aynı değildir. Her insan farklı biçimde öğrenir. Öğretmenlerde onlara farklı biçimde öğretmelidir." diye konuştu.


Toplantıda disleksi bozukluğu bulunan ancak kendi alanlarında büyük başarılara imza atan Hollandalı Rehber Öğretmen Hans Vande Velde, Norveç'teki Disleksi Derneği'nin Kurucu Başkanı Elanor W Holter, kendi şirketini kuran Norveçli Nikolia Mallinc, yaşadıkları sıkıntıları paylaştı.

Norveçli Nikolia Mallinc, ilkokula gittiğinde yapılan bir sınavın ardından okulun en tembel öğrencisi ilan edildiğini ifade ederek, ailesinin kendisindeki bu bozukluğu fark edip gerekli desteği vermesinin ardından önemli başarılara imza attığını belirtti.


Norveç'teki Disleksi Derneği'nin Kurucu Başkanı Elanor W Holter ise disleksinin zekâsı normal ya da normalüstü olan, herhangi bir duyusal, nörolojik, fiziksel, ruhsal ve kültürel özrü olmayan okuma-yazma, matematik, kendini ifade etme, düşünme, zaman ve mekân da yönelme alanlarından biri veya birkaçında yetersizliğe yol açan bir bozukluk olduğunu söyledi.


Yapılan araştırmalarda dünyada çocukların yüzde 25'inde disleksinin görüldüğü, her sınıfta 2 ya da 3 kişinin bulunduğu tespit edilmiştir.

KAYNAK: Haberler.com
Cihan Haber Ajansı) 03.04.2009

DISLEKSI PROJESİ : DYSLEARN



Avrupa’nın değişik ülkelerinden gelen eğitimci ve araştırmacıların da katılmıyla,Adana’da disleksi konusu ile ilgili sempozyum düzenlendi.

“Avrupa Ülkelerinden gelen aralarında üniversite öğretim üyesi ve eğitmenlerin bulunduğu 21 kişi, okuma- yazma Güçlüğü (Disleksi) çeken çocukların eğitiminin çözümüne ilişkin görüş alışverişinde bulundu.

Adana'da değişik konferanslara katılan yabancı eğitmenler, 5 günlük yorgunluklarını Türk Sanat Musikisi fasılı ile attı.


Milli Eğitim Müdürlüğü İl Proje Koordinasyon Ekibi'nden Gürkan Gür, Avrupa Birliği (AB) Dyslearn Projeleri kapsamında Türkiye, Norveç, Finlandiya, İtalya, İsveç, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Güney Kıbrıs, Hollanda'dan 21 kişinin Adana'ya gelerek okuma-yazma güçlüğü (Disleksi) konusunun çözümüne ilişkin fikir alışverişinde bulunduklarını bildirdi.


Türkiye'de disleksi konusunda çalışma olmadığını dile getiren Gür, İskandinav ülkelerinde 100 kişiden 20'sinde sorunun bulunduğunu kaydetti.


Hapishanelerde yapılan araştırmalarda İsveç'te bu rakamın yüzde 64, Kıbrıs'ta ise yüzde 50 görüldüğünü dile getiren Gür, "Bizde okuma-yazma güçlüğü çeken çocukları rehberlik eğitimine alarak konu çözülmeye çalışılıyor veya rehabilitasyon eğitim merkezlerine yönlendiriliyor. Yabancı ülkeler bu sorunu daha önceden görmüş, üniversitelerde konuyla ilgili araştırmalar devam ediyor, bizde ise çalışma yok. Avrupa ülkeleri sorunun nasıl çözümleneceği konusunda birbiri ile irtibat halinde." dedi.


Kaynak : sondakika.com
06.04.2009


Genel Bilgi : DYSLEARN


Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğünün ve Eğitim Gönüllüleri Derneği (EGDER) hazırladığı Ağustos 2007 tarihinde kabul gören Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Grundtvig Öğrenme Ortaklıkları Projeleri kapsamında devam etmektedir.

Bu proje sayesinde eğitim literatürümüzde sık duyulmayan ve hatta bilinmeyen Disleksi ile tanışmış olacağağız. Projede yer alan ortak ülkelerdeki örnek çalışmalar yerinde görülerek iyi uygulamalar transfer edilecektir. Okuma ve yazma güçlüğü çeken bireylere yönelik Dyslexia Learning Partnership ( Dys-Learn ) adlı proje toplam 9 yurt dışı ortakla 2007–2009 yılları arasında yürütülmekte olup, çalışmalar devam etmektedir.




SINAVDA ÖZEL ÖĞRENME GÜCLÜĞÜ ÇEKEN ÇOCUKLARA EK SÜRE YOK




EK SÜRE YOK

Bu makale Hürriyet’te yayınlanmıştır - 23 Nısan 2008

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), bu yıl yapılacak olan Ortaöğretim Kurumları Sınavı (OKS), Seviye Belirleme Sınavı (SBS) ve Devlet Parasız Yatılılık (DPY) Sınavları'nda hiperaktif öğrenciye ek süre vermeme kararı aldı.

GEÇEN yıl DPY sınavında, böyle bir mazereti olduğunu Sağlık Kurulu raporu ile belgeleyen adaylara 30 dakika ek süre veren MEB, yeni düzenleme ile hiperaktif öğrencileri tek kişilik salonda sınava alacak. Ek süre uygulamasının suiistimal edilmesinden, insanların rapor ve teşhis için farklı yollara başvurmasından yakınan MEB yetkilileri, Hürriyet'e şunları söylediler: "Ek süre verileceği duyulunca özellikle ilaç firmaları tedavide kullanılan pahalı ilaçları satabilmek için biraz hareketli olan çocuklara böyle teşhis koyduruyor. İlaçlara pirim yaptırıyor. Çocuklar sadece 30 dakika için ilaç yüküne dönüyor. Biz de bu oyunun önüne geçmek için özürlü adaylarımız dışındakilere ek süre vermeme kararı aldık."

ÖZÜRLÜ ADAYLARA ÖNLEMLER MEB, 4 Mayıs'ta yapılacak DPY, 8 Haziran'da yapılacak OKS ve 21-22 Haziran'da yapılacak olan SBS'lere girecek özürlü adaylar için şu önlemleri aldı: "Görme özürlü adaylar; okutman ve yazman eşliğinde tek kişilik salonda sınava alınacak. Şekilli sorulardan muaf oldukları için soru kitapçıkları özel hazırlanacak. Az gören adaylar, özel büyük punto soru kitapçığı ve cevap kağıtları hazırlanacak. Soru muafiyetleri olmayacak. Ortopedik özürlü adaylar, talep ederlerse salon görevlilerinden 1 öğretmen yazman olarak cevap kağıtlarında yardımcı olacak. İşitme özürlü adaylar için işaret dili öğretmeni görevlendirilecek. Ruhsal ve duygusal özdü olan (dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ile özel öğrenme güçlüğü) tek kişilik salonda sınava alınacak. Okuma yitimi veya yazma yitimi olan adaylara salon görevlilerinden 2 öğretmen yardımcı olacak."

Unutmamak gerek ki Özel Öğrenme Güçlüğü çeken çocukların okuma ve algılama hızı diğer çocuklara göre oldukça yavaştır.Ve bu çocukların diğer çocuklarla aynı platformda savaşabilmeleri için ek süreye ihtiyaçları vardır.!!!!

(İngiltere ek süre vardir .......)

Avrupalı Dislektik çocukların haklarıyla ilgili Avrupa Disleksi Derneği Anketi



2002-2003 yıllarında Avrupa Disleksi Derneği , Avrupalı dislektik çocukların haklarıyla ilgili,ilginç bir araştırma yaptı.Polonya’daki Gdansk Üniversitesi Prof Marta Bogdanowicz farklı ülkelerdeki dislektik çocuklara hizmet verebilmek için bir anket düzenledi.

19 Avrupa ülkesi bu ankete katıldı:

A.B.D, Avusturya, Belçika ,Brezilya, Çek Cumhuriyeti,Fransa, Hırvatistan, İngiltere,İrlanda,İtalya, İspanya İsveç,İsviçre, Kıbrıs, Litvanya , Macaristan, Norveç,Polonya,Rusya, Slovenya,


Sınav sırasında dislektik çocuklara tanınan özel imtiyazların sonucu şöyle bildiriliyor:

Bu ankete katılan ülkelerin %70’i dislektik çocuklara,yazılı sınavlarda ek süre verebiliyor.

Bu ülkelerin %35’i dislektik çocukların soruları okuması yerine teypten dinlemelerine izin veriyor.

%50’si ise dislektik öğrencilere, sınav sorularını okuyan bir öğretmen vererek, çocuğun okuma ile ilgili problemini çözüyorlar.

Ne yazık ki
Bu ankete katılan ülkelerden %35-%15 arası resmi sınavlarda bu imtiyazları uygulamıyorlar.


Bu anketle ilgili daha detaylı bilgi için aşağıdaki siteyi incleyebilirsiniz.
Dyslexia Association of Ireland website
http://www.dyslexia.ie/conference2007.htm
(after scroll down page – and click on conferences 2004 )

DİSLEKTİK ÇOCUKLARA SBS İÇİN VERİLEN İMTİYAZ




Sınav zamanı yaklaşıyor,SBS’ye girecek olan Özel Öğrenme Güçlüğü çeken çocukların aileleri M.E.B’nın bu çocuklar için uyguladığı hizmetten yararlanabilirler.
NE ÜZÜCÜ Kİ; Bu çocuklara ek süre uygulaması yok!!!

M.E.B’den alınmış bilgi aşağıdadır:

Özürlü öğrencilerin sınavlarda, durumlarına uygun hizmet alabilmeleri amacıyla özür bilgilerinin sisteme işlenmesi için “özürlü sağlık kurulu raporu” ile okul müdürlüğünün bulunduğu yerdeki Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğüne (RAM) müracaat etmeleri zorunludur.

Özel eğitime ihtiyacı olan öğrenciler, sürekli kullandıkları araç–gereç ve cihazları kendilerinin getirmesi kaydıyla sınavda kullanabilecektir.

Okul rehber öğretmeni/sınıf rehber öğretmeni/RAM personeli özürlü öğrencinin merkezi sınavlarda yararlanabileceği hizmetler, bu hizmetlerden yararlanması için nasıl bir yol izleyeceği hususlarında öğrenci ve velisini bilgilendirecektir. Bu sınavlardaki düzenlemelere ilişkin hizmetlerin amacının, hem özürlü öğrencinin hem de sınava katılan diğer öğrencinin haklarını korumak, sınav süresini etkili kullanmalarını sağlamak olduğu belirtilmelidir.

Örneğin dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ile özel öğrenme güçlüğü olan öğrencilerin, sınavlarda tek kişilik salona alınmasının öğrenciye uygun olup olmayacağı hususunda aile ve öğrenciye bilgi vermelidir. Sınavlarda alınacak olan tedbirler her özürlü öğrenci için zorunlu değildir. Ancak, özürlü öğrenci için okuyucu/kodlayıcı gerektiğinde bu öğrencilerin tek kişilik salonlarda sınava alınması zorunludur. Sınav tedbirine ilişkin alınacak karar velinin isteği doğrultusunda, öğrencinin özür türü ve derecesine bağlı olarak RAM tarafından verilir.

Rehberlik ve Araştırma Merkezi, özürlü öğrencilerin durumlarına uygun sınav hizmeti almalarına yönelik karar verirken, gerektiğinde rehber öğretmeni/sınıf rehber öğretmenin görüşüne başvurabilir. Örneğin bedensel yetersizliği olan öğrencilerin yazma becerisini kullanıp kullanmadığına dair tereddüde düşüldüğünde rehber öğretmeni/sınıf rehber öğretmenin görüşü dikkate alınmalıdır.

Ruhsal ve duygusal özrü olan adaylar,(dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) ile özel öğrenme güçlüğü) tek kişilik salonda sınava alınacaktır. Okuma yitimi (disleksi) veya yazma yitimi (disgrafi) olan adaylara salon görevlilerinden 2(iki) öğretmen yazman/okutman olarak yardımcı olacaktır

Kaynak : www.oges.meb.gov.tr